Kalça ve üst bacak bölgesi başta olmak üzere yağların düzensiz ve biçimsiz bir şekilde toplanmasıyla ortaya çıkan selülit temelde kozmetik bir sorun olarak kabul edilmesine karşın tıbbi ve psikolojik boyutlara da sahiptir.
Aynı zamanda selülit, obeziteden farklı bir sorun olma özelliğine sahiptir. Obezite sorunu yaşayan kişilerde yalnızca yağ dokularında artış olur. Selülitte ise yağ dokuda ve dolaşımda yapısal bozukluklar vardır. Bu yüzden kilo vermek selülit sorununun ortadan kaldırılması için yeterli bir yöntem değildir.
Selülitte öncelikle yağ birikimi meydana gelir. Biriken yağlar zaman içinde damarları sıkıştırır. Bunun sonucunda dolaşım bozulur, bölgede sıvı birikimi oluşur. Damarların beslenememesiyle birlikte yapılarında bozulmalar ortaya çıkar. Zaman içinde kısırdöngü haline gelen bu duruma bağlı olarak dokulardaki yağ birikimi yalnızca lenfatik dolaşım ve beslenme bozukluklarına değil aynı zamanda su tutulmalarına ve deformasyonlar oluşmasına da yol açabilir. Bu nedenle selülit yalnızca estetik bir sorun olmaktan çıkar ve tıbbi bir sorun haline gelir.
Selülit Tedavisi Nasıl Yapılır?
Selülit sorununun tedavisi ve neden olduğu görünümün iyileştirilmesi için pek çok farklı yöntem kullanılmaktadır. Bunlardan hangisinin en etkili ya da en iyi olduğuna ilişkin kesin cümleler sarf etmek çok doğru değildir. Selülit tedavisi amacıyla kullanılan yöntemlerden her birinin kendine göre faydaları ve yan etkileri vardır. Bu aşamada önemli olan her hasta özelinde detaylı değerlendirmeler yapılması ve en etkili olacak yöntemin belirlenmesidir. Bu sayede selülit tedavisinden her hasta özelinde optimum fayda sağlanması mümkündür.
Coolsculpting ile selülit tedavisi yönteminde cilt altındaki yağ hücreleri dondurularak parçalanır. Parçalanan hücreler cilt tarafından emilir. Ciltteki selülit görünümü bu şekilde giderilir. 3 ila 4 aylık sürelerle yapılan uygulama sonucu gözle görülür sonuçlar elde edilmesi mümkündür.
Ultrason ile selülit tedavisi uygulanan hastalarda uyluk ve karın bölgesindeki yağlar ses dalgaları kullanılarak azaltılır. Ortalama 2 ila 3 ay süren tedavi sırasında cerrahi prosedür gerekmemesi önemli bir avantajdır.
Celfina ile selülit tedavisi yönteminde iğneyle cilt altındaki sert bantlar kırılır. Bu sayede uyluk ve kalçalardaki selülit görünümü ortadan kaldırılır.
Akustik dalga ile selülit tedavisi sık kullanılan yöntemlerden biridir. Selülitli bölgelerdeki bağ dokunun titreştirilmesi ve kolajen üretiminin artırılması temeline dayanır. Bu sayede kaybettiği elastikiyet cilde geri kazandırılır. En az birkaç seans uygulama yapıldıktan sonra sonuçlar görülmeye başlar.
Lazer ve radyofrekans tedavilerinde diyot lazer enerjisiyle kızılötesi ışık kombine edilir. Aynı zamanda doku masajından da yararlanılır. Kullanılan diğer yöntemler arasında ısı ve emme de vardır. Lazerle selülit tedavisinden sonra cilt altındaki sert bantlar kırılsa da tedaviden en az 6 ay sonra iyileşme başlar.
Lazer destekli liposuction yönteminin kullanıldığı durumlarda cilde küçük bir kesi yapılır. Bu kesiden cilt altında ince bir tüp yerleştirilerek yağ hücrelerinin emilmesi sağlanır. Liposuction yönteminin tek başına uygulanması vücudun şekillendirilmesinde etkili olsa da selülit görünümünün giderilmesi için yeterli gelmeyebilir. Hatta portakal kabuğu görünümü kötüleşebilir. Lazer destekli liposuction kullanıldığında ise selülit tedavisinde çok daha etkili sonuçlar alınması mümkündür. Bunu nedeni bu yöntemde cilt hücrelerinin sıkılaştırılmasının yanı sıra yağ hücrelerinin de yok edilmesidir.
Vücuttaki kalça ve karın gibi bölgelerde bulunan bölgesel yağ hücrelerindeki lipit moleküllerinin dondurulduğu yöntem kriyolipolizdir. Cilt görünümünde gözle görülür bir iyileşme sağlanabilmesi 2 ila 3 ay içerisinde kademeli olarak gerçekleşir.
Karboksiterapi ile selülit tedavisi yöntemi cildin alt tabakasına karbondioksit gazı enjeksiyonu yapılarak gerçekleştirilir. Genellikle 7 ila 10 seans sonunda selülit görünümünde hafifleme sağlanır. Ancak işlemin ardından rahatsızlık hissi ve morarma gibi yan etkilerin görülmesi riski vardır.
En çok tercih edilen selülit tedavisi yöntemlerinden biri mezoterapidir. Mezoterapi prosedüründe cildin mezoderm tabakasına mikroenjeksiyon yöntemiyle enjeksiyon gerçekleştirilir. Aralarında en az 5 gün olmak kaydıyla en az 10 seans uygulama yapılması gerekir.
Selülit Zararlı mı?
Selülit estetik görüntüyü bozmasının dışında bazı başka zararları da beraberinde getirir. Selülit olan bölgelerde kan dolaşımı olumsuz yönde etkilenir. Vücudun bazı bölgelerinde meydana gelen yağ hücreleri fazla yağı depolarken östrojen hormonuna da bağlı olarak bu hücrelerde genişleme görülür.
Kan dolaşımı azalıp yağ hücreleri genişledikçe yağ dokusu yayılmaya başlar. Sonuç olarak deri altı bağ dokusu etkilenir. Vücut normale oranla daha fazla su tuttuğundan kan dolaşımı zayıflar. Vücuttaki kan dolaşımı zayıflayınca dokulara ulaşan oksijen miktarı da azalır.
Selülit sorununun başlamasında ve ilerlemesindeki en önemli etkenlerin başında östrojen hormonu gelir. Kadınlık hormonu olarak da bilinen östrojen hormonunun fazla salgılanmasının yanı sıra ailesindeki kadınlarda selülit öyküsü olan ve lenf dolaşımı yeterli olmayan kişilerde selülit oluşması riski daha fazladır.
Selülit kadınlarda genellikle bacak, kalça, basen ve karın bölgesinde görülür. Bir başka ciddi hastalığın belirtisi olma özelliği taşımayan selülitler zaman içinde ciltte sarkma, duruş bozukluğu ve varis görülmesine neden olabilir.