Cilt insan vücudunu boydan boya kaplayan, ince ve kurumaya yatkın bir yapıdır. Yaş almaya bağlı olarak cildin doğal yapısını koruyan elastin ve kolajen gibi yağ ve bağ dokusu proteinleri yok olur. Bunun yanı sıra güneş ışınlarının zararlı etkisi, hücre ölümü, kilo fazlalığından dolayı deri altında yağ birikimi ve benzeri faktörler cildin doğal formunu korumasının önünde ciddi bir engeldir. Bahsi geçen faktörler cildin dolgunlaşmasına ve esnekliğini kaybetmesine neden olur. Yanakların ve ağız çevresinin cildinin yer çekimine karşı savunmasız bir hale gelmesi sonucunda çene altındaki bölgede gıdı olarak da bilinen şişkin ve estetik açıdan kötü görünümlü bir yapı oluşur. Bunun sonucunda çene hatları belirsiz bir hale gelir. Gıdı oluşumu tüm bu etkenlerin yanı sıra çenenin normalden daha küçük olmasından da kaynaklanabilir.
Gıdı lipoliz; gıdı bölgesinde farklı etkenlere bağlı olarak ortaya çıkan fazla yağlanmanın ve sarkmanın giderilmesi için uygulanır. İlgili bölgede oluşan deri altı yağlarının ultrasonik ses dalgaları ya da lazer ile eritilerek sıvı hale getirilmesi, yağların eritildikten sonra herhangi bir müdahalede bulunulması gerekmeden vücut tarafından kendiliğinden atılması sağlanır.
Gıdı lipoliz farklı yaş gruplarındaki kadın ve erkek hastalara uygulanabilen bir prosedürdür. Gıdı, çene hattı ve boyun bölgesinin tedavisinde kullanılabilen gıdı lipoliz prosedürünün uygulanacağı kişilerde, uygulamaya engel tıbbi bir sorun olmaması şartı aranır.
Gıdı Lipoliz Neden Uygulanır?
Gıdı bölgesindeki fazla yağların lazer ışınları kullanılarak yakılıp eritilmesi ve vücut dışına atılmasını sağlayan gıdı lipoliz deri altındaki yağlardan kurtulmak için uygulanabilecek en etkili yöntemlerden biridir. Bu yöntemin en büyük avantajı eritilen yağların herhangi bir cerrahi müdahalede bulunulmasına gerek kalmadan vücut tarafından emilmesi ve idrar yoluyla dışarı atılabilmesidir.
Kişinin belirgin bir gıdıya sahip olmalı daha yuvarlak, kilolu ve yaşlı bir görünüm oluşmasına neden olur. Gıdıdaki yağlanmanın ileri boyutta olduğu durumlarda kişinin yüzü ve boynu bir bütün halinde görünür hale geldiğinden kişinin yüzü daha büyük boynu daha kısa bir görünüme erişir. Gıdı lipoliz prosedürü sonucunda gıdı bölgesinden yağ dokusu alınmasıyla; hem gıdı hattı yeniden şekillendirilir hem de kişinin boynu ile yüzü arasında belirgin bir geçiş elde edilir. Uygulama sonrasında kişi kendisini çok daha genç ve zayıf hissetmeye başlar. Bu nedenle gıdı lipoliz kişinin öz güveni üzerinde de olumlu etkiler yaratan bir prosedür olma özelliğine sahiptir.
Gıdı lipoliz prosedürü;
- Çeşitli nedenlere bağlı olarak gıdı bölgesinde aşırı yağlanma oluşan,
- Aşırı kilo kaybına bağlı olarak gıdı bölgesinde sarkman meydana gelen,
- Yaş almaya ve yer çekiminin etkisine bağlı olarak gıdısı sarkan,
- Yıpranmaya bağlı olarak boyun bölgesindeki dokular esnekliğini kaybeden,
- Sigaranın olumsuz etkilerinden dolayı gıdı bölgesinde deformasyon sorunu yaşayan,
- Genetik yatkınlığa bağlı olarak gıdı bölgesinde erken sarkma ortaya çıkan kişilerde etkili sonuçlar alınması amacına yönelik olarak uygulanabilir.
Gıdı Lipoliz Nasıl Yapılır?
Gıdı lipoliz prosedürü uygulanmadan önce herhangi bir ön hazırlık yapılmaz. Uygulama sırasında lazer ışınlarının etkisine karşı koruma sağlanması için uygulama yapılacak olan bölge anestezik jel yardımıyla uyuşturulur. Seanslar 15-60 dakika arasında değişebilir. Diod lazer yap birikiminin olduğu bölgeye uygulanır. Bu şekilde yağ dokusunun tüm katmanları taranarak yağ hücrelerinin zarları tahrip edilip yağ parçalanır. Yeni bağ dokusu ve kolajenler parçalanır, böylece yeni bağ dokusu ve kolajen oluşumu tetiklenir. Lazer aracılığıyla eritilen yağlar klasik liposuction yönteminden farklı olarak vücut dışına çıkarılmamakta eriyen yağ zamanla kana karışmakta ve ortalama 3 ay içerisinde idrar sayesinde vücuttan dışarı atılmaktadır. Eğer gerekli görülürse liposuction prosedürünün uygulanmasını sağlayan kanüller kullanılarak yağların dışarı çıkarılması da tercih edilebilir.
Gıdı Lipoliz İşlemi Sonrası İyileşme Süreci
Gıdı lipoliz uygulaması genellikle lokal anestezi uygulaması altında yapılmakta ve normal şartlar altında kişi işlemin ardından kısa bir süre sonra taburcu edilmektedir. Prosedürü izleyen 5-7 gün süreyle hem gece hem gündüz, sonraki 2 hafta süreyle ise yalnızca gece yatarken gıdı maskesi kullanılması önerilir. Böylece gıdı bölgesinden alınan yağlar nedeniyle uygulama bölgesinde oluşan ödemin kolayca dağılması sağlanır. Aynı zamanda kullanılan gıdı maskesi derinin sıkılaşmasında ve daha yukarıdaki yerine kolayca uyum sağlamasında da önemli bir rol oynar.
Gıdı lipoliz basit bir işlem olmakla birlikte uygulamanın ardından bir miktar ağrı hissedilmesi olasıdır. Bu durumda hasta doktorunun reçete ettiği basit ağrı kesicileri kullanabilir. Morluk ve ödem oluşması durumunda bu durum genellikle 1 hafta içinde kendiliğinden düzelir. Uygulamayı izleyen 2 gün boyunca bölgeye su değdirmekten kaçınılmalıdır. Uygulamadan sonraki 3 ay içerisinde uygulama bölgesi toparlanır, bağ dokusu kademeli olarak iyileşir ve gıdı lipoliz işlemine bağlı olarak elde edilen sonuç gözle görülür bir hale gelir.
İşlem 5-10 yıl kalıcı olmakla birlikte hastanın belirli noktalara dikkat etmesi çok önemlidir. Hasta işlem sonucunun daha uzun süreli kalıcı olabilmesi için çok sık kilo alıp vermemeli, sigara kullanmamalı ve hayat tarzına dikkat etmelidir. Ayrıca yaş almanın etkileri de gıdı lipoliz işleminin sonuçları üzerinde belirleyicidir.