Leke tedavisi için en uygun mevsim hiç tartışmasız bir şekilde sonbahar ve kış aylarıdır. Bununla birlikte güneşin zararlı ışınlarından korunmaya dikkat edildiği takdirde bazı tedavilerin yaz aylarında uygulanması da mümkün olabilir.
Herkes sağlıklı bir cilde sahip olmak ister ve çoğu kişi mevsimden bağımsız olarak bu konuda bir adım atma gerekliliği duyar. Hava sıcaklığı kaç olursa olsun mevsim değişikliklerinde rutin cilt bakımı prosedürlerine bazı değişiklikler yapılması ihtiyacı oluşur. Havalar ısınıp da insanlar dışarıda daha fazla vakit geçirmek istedikçe cildin güneş ışınlarının neden olabileceği potansiyel hasarlara karşı koruyabilecek bazı önlemler alınması mümkündür.
Bahar Aylarında Leke Karşıtı Cilt Bakımı Çok Faydalı
Cilt rengine bağlı olarak kişilerin güneş yanığı geliştirme riski değişebilir. Bu yüzden tercih edilmesi gereken SPF de kişiden kişiye farklılaşır. Açık tenli ve çilli kişilerin ciltleri, güneş hasarına karşı daha düşük tolerans düzeyine sahiptir. Mevsim geçişlerinde önlem alınmadığı durumlarda cilt ciddi hasarlarla karşılaşılmalıdır.
Sonbahar ve kış aylarında çok önemli olan güneş koruması, havaların giderek ısındığı ilkbahar ve yaz aylarında çok daha önemli bir hale gelir. Çünkü sıcak havalara bireylerin dışarıda geçirdiği zaman fazlalaşır. Güneş ışınlarının daha dik düşmesi, güneş hasarı riskinin daha fazla olduğu anlamına gelir. Bu yüzden gündüz dışarı çıkılmadan önce mutlaka güneş koruyucu krem sürülmesi gerekliliği göz ardı edilmemelidir.
Yaz Aylarında Leke Karşıtı Cilt Bakımı
Bronz bir cilde sahip olmak pek çok kişi için istenilen bir durum olsa da sağlıklı bronzluk gibi bir kavramın söz konusu olmadığı bilinmelidir. Bronzlaşmak temelde cildin güneş ışınlarından zarar gördüğünün bir belirtisidir. Bu yüzden yaz aylarında güneş koruması çok daha önemli bir hal alır. Cilt tipi ne olursa olsun yaz aylarında en az 30 SPF güneş kremi uygulanmalıdır.
Vücutta güneş yanıkları oluşmaması, cildin güneşe tepki vermediği anlamına gelmez. Korunmasız güneş maruziyetinin artması yıllar içinde güneş lekesi ve yanığı oluşması riskini de artırır. Güneş hasarı aynı zamanda erken yaşlanma belirtilerinin en önemli nedenleri arasında sayılır. Yaz aylarında asit ya da retinol gibi leke baskılayıcı ürünler kullanmak riski olabileceği ve leke riskini artırabileceği için cilt lekeleri varsa tedavileri mutlaka sonbahar ve kış aylarına bırakılmalıdır. Ancak yaz aylarında uygulanan leke tedavisi seçenekleri de bulunur.
Yaz aylarında güneşin altında vakit geçirmek isteniliyorsa bol bol güneş koruyucu krem sürülmeli ve koruyucu uygulama 2 ila 3 saatte bir tekrarlanmalıdır. Yaz aylarında ciltteki mevcut cilt lekelerinin daha da kötüleşmesini önlemenin en etkili yöntemi yeni lekelerin oluşmasının önlenmesi için güneş koruyucu uygulanmasıdır.
Cilt Lekesi Nedir?
Cilde rengini veren pigmente melanin adı verilir. Melaninin ciltte belirli bölgelerde toplanması cilt lekeleri oluşmasına neden olur. Cilt lekelerinin bazıları doğuştan gelmekle birlikte güneş ışınları, çevresel etkenler ya da ilerleyen yaşa bağlı olarak zaman içinde de ortaya çıkabilir. Cilt lekeleri estetik açıdan kişide hoş olmayan bir görünüme neden olabildiği gibi doğru ve düzenli cilt bakımıyla cilt lekelerinin önlenmesi mümkün olabilir.
Leke tedavisinde etkinliği kanıtlanan pek çok farklı yöntem vardır. Bu yöntemlerin uygulanmasıyla daha aydınlık ve pürüzsüz bir cilde kavuşma imkanı bulunur.
Güneş lekesi olarak da bilinen melazma genellikle 30’lu yaşlardan itibaren görülmeye başlar. Güneş lekesi genellikle kadınlarda görülmekle birlikte erkekler için de sorun haline gelebilir. Genellikle yüzün iki yanında simetrik şekilde melazma görülebilir.
Güneşlenme sırasında yanaki alın, burun ve dudak üstünde ortaya çıkan kahverengi lekeler genellikle kadınlık hormonu olan östrojenden kaynaklanır. Lekelenme kış aylarında da olabilmesine karşın yaz aylarında oluşma ve mevcut lekelerde koyulaşma ihtimali daha yüksektir.
Cilt lekeleri; genetik yatkınlık, güneş ışınları, hamilelik, yaş alma, hormon tedavileri, kozmetik ürünlerin bilinçsiz kullanımı, bazı ilaçların yan etkileri, evde gerçekleştirilen bilinçsiz peeling uygulamaları ve cilt enfeksiyon hastalıkları gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir.
Cilt lekeleri; güneş, hamilelik, yaş alma, hormon tedavisi, doğum kontrol hapları ve benzer etkenlere bağlı olarak cilde rengini veren melanin üretimindeki artışa bağlı olarak oluşabilir. Melazma olarak da adlandırılan cilt lekeleri kahverengi yama şeklinde alında, yanaklarda ve dudak üstünde görülebilir. Hamilelik döneminde de görülmesi olası bu lekelere kloazma denilir. Bazı durumlarda yaş almaya ve güneş ışınlarının etkilerine bağlı olarak lentigo olarak da bilinen bölgesel lekelenmeler ortaya çıkabilir. Genetik etkenlere bağlı olarak ortaya çıkan efelidler ise yanaklarda minik kahverengi lekelerle karakterizedir. Özellikle güneş ışınlarıyla ve kimyasal ürünlerle en çok teması olan el, boyun, yüz ve dekolte bölgelerinde cilt lekeleri yaşanması olasılığı daha fazladır.
Doğuştan, yaş alma ya da dış etkenlerle meydana gelen her tür cilt lekesinin tedavi edilmesi için en uygun zaman dilimi sonbahar ve kış aylarıdır. Lekeler ne kadar yeniyse leke tedavisinden o kadar iyi sonuç alınır. Ancak leke tedavisinden sonra da cilt lekelerinin tekrarlaması riski bulunduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir.