PRP ya da Platelet Rich Plasma diğer bir deyişle trombosit bakımından zengin plazma tedavisi en temel tanımı ile kişinin kendisinden alınan ve çeşitli işlemlere tabi tutulan kanın vücutta planlanan dokulara enjeksiyonu ile uygulanan bir prosedürdür. Geniş bir kullanım alanı bulunan PRP cilt gençleştirme ve saç dökülmesi sorunlarında uygulanabildiği gibi yaralı bağların, kasların, tendonların ve eklemlerin iyileşmesinin hızlandırılması için kullanımı tercih edilen yöntemlerden biri olma özelliğine de sahiptir.
PRP tedavisinde uygulamanın yapılacağı kişiden alınan bir tüp kan santrifüj işleminden geçirilerek kanın platelet adı verilen pıhtılaştırıcı hücreleri ayrıştırılır. Daha sonra konsantre bir şekilde plazma içinde elde edilir. Kan bileşenlerinden biri olan plateletlerin içindeki büyüme faktörleri insan vücudundaki hasar görmüş dokuların onarımını ve hızlı bir şekilde iyileşmesini sağlayabilir. Vücudun herhangi bir bölgesindeki dokularda hasar oluştuğunda kandaki plateletler ilgili bölgede toplanırlar, etkili ve hızlı bir onarım süreci başlatırlar. PRP uygulaması ile hedef dokulara kan dolaşımı yoluyla taşınabilecek olan plateletten çok daha fazlasını ulaştırabilmektir. Böylece hasarlı doku çok daha hızlı bir şekilde onarılabilmektedir. Bunun nedeni PRP yöntemiyle elde edilen plateletlerin yoğunluğunun kandakine oranla 2-4 kat daha fazla olmasıdır.
İnsan derisinin %5’lik üst tabakasının ayda bir kendini yenileme özelliğine karşın alttaki deri kendini yenileyemediğinden zaman içerisinde yaşlanma oluşur. Yaşlanan deride uygulanan peeling, lazer gibi yöntemlerle hafif bir hasar oluşturulup bu hasarın cildin hızlı bir şekilde iyileşebilmesi için tetikleyici güç olarak kullanılması söz konusu olabilir. Bu tetikleyici gücün etkisi birçok büyüme faktörünün ve onarım sürecini hızlandırma özelliğine sahip mediyatörlerin salınmasına neden olmasıdır. PRP bu mediyatörleri ve büyüme faktörlerini uygulama bölgesine konsantre bir şekilde ulaştırdığından ciltteki iyileşmenin ve onarımın en hızlı ve en etkin şekilde yapılmasını sağlayan yöntemlerden biri olarak kabul edilir.
PRP Nasıl Yapılır? Vücudun Hangi Bölgelerine Uygulanır?
PRP enjeksiyon ile uygulanan bir tedavi olup hastadan özel tüplere alınan kanın santrifüjle ayrıştırılmasından elde edilen madde kullanılır. Hastanın kanının işlemden geçirilmesiyle elde edilen plateletler zengin plazma içeriğine sahip olup mikro enjeksiyon ile uygulama bölgesine enjekte edilir. Uygulamadan önce anestezik krem uygulanması sürecin hasta açısından daha konforlu olmasını sağlayabilir.
PRP tedavisi en sık yüze, boyun bölgesine ve saçlı bölgeye yapılır. Bunun yanı sıra dekolte bölgesine, ellere, kollara ve bacak içlerine PRP uygulaması yapılması da mümkündür. PRP peeling ya da lazer gibi uygulamaların ardından derinin hızlı bir şekilde iyileşebilmesi için uygulanabilen bir yöntemdir. Bunun yanı sıra derideki yaşlanmaya ve foto hasara bağlı olarak meydana gelen kırışıklıkların azalması, cildin parlaklığını ve esnekliğini yeniden kazanması için de uygulanabilir. Kronik yaraların iyileşme sürecinin hızlandırılması ve saç dökülmesinin engellenmesi gibi amaçlarla da PRP tedavisinin uygulanması mümkündür.
PRP Etkisi Ne Zaman Görülür?
PRP uygulamasının deriyi gençleştirici etkisi dolayısıyla uygulamanın hemen ardından parlak ve canlı bir görünüm elde edilir. Diğer bir deyişle uygulamanın hemen ardından ciltte parlak ve sağlıklı bir görünüm ortaya çıksa da daha sonra bu görünümde bir miktar gerileme olabilir. Bununla birlikte birkaç uygulamanın ardından ciltteki iyileşmenin çok daha belirgin bir hale geldiği kolayca gözlemlenebilir.
Bir kürlük PRP tedavisi 2 hafta aralıklı olacak şekilde uygulanan 4 seanstan oluşmakta olup 6 ay sonra bir tek doz tekrarı tavsiye edilir. Tam etkinin görülebilmesi için kürün tamamlanması gerekir. Bir kür ile elde edilen ciltteki ışıltı, canlı ve genç görünüm gibi sonuçlar yaklaşık 1 yıl kadar kalıcılığını korur. Kürün her yıl tekrarlanması ciltteki iyileşmenin sürekliliğinin sağlanabilmesi açısından oldukça önemlidir.
PRP Hakkında Sık Sorulan Sorular
Estetik ve sağlık uygulamaları dahilinde olan PRP cilt yenilemenin yanı sıra kök hücre zenginliğinden dolayı bazı farklı hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.
Kişiden alınan kan santrifüj işlemi sırasında 3 bin devirde 8 dakika işlenmekle birlikte kanın kalitesi çok önemlidir. DNA aktivasyonunun sağlanabilmesi için santrifüj işlemi sırasında bir çeşit kit ile birleştirme yapılır. Trombositlerde büyüme faktörleri sağlanmasının yanı sıra lökositlerde de faktör elde edildikten sonra uygulanan tedavi ile kök hücrelerin artırılması hedeflenir.
Cildin yapılanması noktasında son dereceli etkili bir tedavi olan PTP saç dökülmesi tedavisinde de oldukça iyi sonuçlar alınmasını sağlamaktadır. PRP tedavisi kişinin kendi kanı ile uygulanan bir tedavi olduğundan alerji yapma riski yoktur. Bunun dışında farklı bir yan etkisi de olmayan tamamen doğal bir tedavidir. Kişinin vücudunda hali hazırda bulunan onarım ve yenileme sağlayan hücrelerin çoğaltılmasına ve vücutta ihtiyaç olan bölgelere enjeksiyon yoluyla transfer edilmesine dayanır. Kişinin kendi hücrelerinden elde edilen maddenin enjekte edilmesi son derece avantajlı olup doku hasarlarının onarılmasını, doku onarımlarının etkin ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlar. Cildin en doğal görünümü kazanmasını sağlayan uygulamalardan biri olarak kabul edilir.